*Sitemize Üye Olunca Elinize Ne Geçer?

<--- 1. Üye Olarak Linkleri Görebilirsiniz... --->

<--- 2. İstediğiniz Kadar Paylaşım Yapabilirsiniz... --->

<--- 3. Güzel Bir Forum Hayatı Yaşayabilirsiniz... --->


Join the forum, it's quick and easy


*Sitemize Üye Olunca Elinize Ne Geçer?

<--- 1. Üye Olarak Linkleri Görebilirsiniz... --->

<--- 2. İstediğiniz Kadar Paylaşım Yapabilirsiniz... --->

<--- 3. Güzel Bir Forum Hayatı Yaşayabilirsiniz... --->

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

● En Güncel Paylaşım Platformu ●

---Misafir--- Hos Geldiniz Daha iyi Bir Hizmet İçin Üye olunuz.ÜyeLer Link GörebiLir

    19 mayıs 1919 tarihinin anlamı ve önemi

    Jesse_James
    Jesse_James
    Prof Üye
    Prof Üye


    <b>Doğum tarihi</b> Doğum tarihi : 05/06/92

    19 mayıs 1919 tarihinin anlamı ve önemi Empty 19 mayıs 1919 tarihinin anlamı ve önemi

    Mesaj tarafından Jesse_James Salı Haz. 01, 2010 12:51 am

    19 MAYIS 1919 TARİHİNİN ANLAMI VE ÖNEMİ

    UZM. NEŞE ÇETİNOĞLU (*)


    19 Mayıs 1919 tarihi, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki dönüm
    noktalarından biridir. Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı tarih olan 19
    Mayıs aynı zamanda “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanmaktadır.
    Atatürk Millî Mücadele sıralarında Türk milletini ileri ***ürecek
    olanların ve köhnemiş fikirlere karşı gelecek olanların genç fikirler
    olduğunu görmüştü. Bu nedenle de “gençlik” kavramı Atatürk için ayrı bir
    önem taşımaktadır. Atatürk gençlerden sık sık bahsederken, yaş sınırı
    dışında fikri olarak gençliği yani, fikirde yeniliği ifade etmiştir.
    O’nun şu sözü çok anlamlıdır:“Genç fikirli demek, doğruyu gören ve
    anlayan gerçek fikirli demektir.” (1)


    Atatürk’ün gençliğe armağan ettiği ve “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak
    kutlanan 19 Mayıs tarihinin önemini daha iyi anlayabilmek için
    Atatürk’ün 16-19 Mayıs 1919 tarihleri arasında gerçekleştirdiği
    İstanbul-Samsun yolculuğunu bir kez daha hatırlamamız gerekir.


    Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki önemli olaylardan biri Atatürk’ün
    Samsun’a ayak basışıdır. TürkMilleti Birinci Dünya Savaşı sonrasında
    kötüleşen koşullar içinde kurtuluş çareleri ararken büyük bir lider
    Mustafa Kemal Atatürk ortaya çıktı ve Samsun’a ayak basarak “Kurtuluş”
    yolunu açtı. Dolayısıyla Atatürk’ün 16-19 Mayıs 1919 İstanbul’dan
    başlayan yolculuğu bir kurtuluş dönemini simgeler. Samsun’a ayak
    basışının taşıdığı önem Atatürk’ün Büyük Nutku’nu 19 Mayıs 1919 Samsun’a
    çıkışı ile başlatmasından anlaşılmaktadır ki şimdi bu yolculuğu kısaca
    anlatmaya çalışalım.


    Samsun işgal kuvvetleri için önemli noktalardan biriydi. Stratejik
    bakımdan büyük öneme sahipti ve Karadeniz’den Orta Anadolu’ya açılan en
    rahat ve güvenilir bir kapıydı. İngilizler 9 Mart 1919 tarihinde
    Samsun’a askerî birlik çıkarmışlardı. Buna tepki olarak Türk Makinalı
    Tüfek birliğinden Hamdi adındaki bir teğmenin askerlerini alarak dağa
    çıkması (2)dikkatleri bu bölgeye çekti ve İngiliz Yüksek Komiserliği’nin
    de Türk halkının silâhlandığı konusundaki şikayetleri üzerine bu
    bölgeye güvenilir bir kumandanın olağanüstü yetkilerle gönderilmesine
    karar verildi. Bu kumandan Mustafa Kemal Atatürk’tü ve Atatürk uzun
    zamandan beri ülkenin içinde bulunduğu bu umutsuz duruma üzülüyor ve
    birşeyler yapmak içinAnadolu’ya geçmek istiyordu. Bu O’nun için bulunmaz
    fırsattır. İstanbul-Samsun yolculuğu öncesinde Atatürk’le Padişah
    Vahdettin arasında geçen konuşmayı Atatürk şöyle anlatır3)


    “-Paşa, Paşa!... Şimdiye kadar devlete çok hizmet ettin!Bunların hepsi
    artık bu kitaba girmiştir (bu bir tarih kitabıdır)! Bunları unutun,
    dedi, asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden daha önemli olabilir...Paşa,
    Paşa...Devleti kurtarabilirsin!...


    Bu sözlerden hayrete düştüm. Acaba Vahdettin benimle içtenlikle mi
    konuşuyor?...O Vahdettin ki... bütün yaptıklarından pişman mı
    olmuştur?Aldatıldığını mı anlamıştı?Fakat, böyle bir yorum ile başka
    konulara girişmeyi ürkütücü saydım, kendine karşılık verdim:


    -Kişiliğe güveninize ve bana bunca yüz verişinize teşekkür
    ederim...Elimden gelen hizmeti esirgemeyeceğime lütfen güveniniz...”


    Atatürk bu konuşmada plânlarının sezilmiş olabileceği duygusuna
    kapılmıştı ama, O’nu bekleyen ve O’na güvenen bir“Türk Milleti” vardı.


    Atatürk ile beraber 16 Mayıs 1919 Cuma günü başlayacak yolculuğa gemi
    kaptanı İsmail Hakkı Durusu dışında 18 kişi eşlik edecekti. Bu 18
    kişinin adları şöyleydi4) III. Kolordu Komutanı Kurmay Albay Refet Bey
    (General Bele), Müfettişlik Kurmay Başkanı Kurmay Albay Manastırlı Kâzım
    Bey (General DIRIK), Müfettişlik Sağlık Bakanı Doktor Albay İbrahim
    Talî Bey (ÖNGÖREN), Kurmay Başkan Yardımcısı Kurbay Yarbay Mehmet Ârif
    Bey(AYICI), Karargâh Erkân-ı Harbiyesi İstihbarat ve Siyâsiyât Şubesi
    Müdürü Kurmay Binbaşı Hüsrev Bey(GEREDE), Müfettişlik Topçu Komutanı
    Topçu Binbaşı Refik Bey(SAYDAM), Müfettişlik Başyaveri Yüzbaşı Cevad
    Abbas(GÜRER), Kurmay Mülhakı Yüzbaşı Mümtaz (TÜNAY),Kurmay Mülhakı
    Yüzbaşı İsmail Hakkı (EDE), Müfettişlik Emir Subayı Yüzbaşı Ali Şevket
    (ÖNDERSEV), Karargâh Komutanı Yüzbaşı Mustafa Vasfi (SÜSOY), Kurmay
    Başkanı Emir Subayı ve Müfettişlik Kâlem Âmiri Üsteğmen Arif Hikmet
    (GERÇEKÇI), İaşe Subayı Üsteğmen Abdullah(KUNT), Müfettişlik İkinci
    Yaveri Teğmen Muzaffer (KILIÇ), Şifre Kâtibi, Birinci Sınıf Kâtip Fâik
    (AYBARS), Şifre Kâtibi Yardımcısı, Dördüncü Sınıf Kâtip Memduh (ATASEV).


    Atatürk beraberindeki kişilerle beraber 16 Mayıs 1919 Cuma günü öğleden
    sonra “Bandırma” adındaki eski bir vapurla Galata rıhtımından ayrılır.
    17Mayıs 1919 Cumartesi günü Bandırma Vapuru saat 21.40 sıralarında
    İnebolu’ya varır. 18Mayıs 1919 Pazartesi günü beklenen yolculuğun sonuna
    gelinir. Yolcular Kalyon Burnu denilen yerden sandallarla Merkez
    iskelesine çıkarılırlar. Bu sandallardan birinin sahibi olan İsmail
    Yurtsever, o zaman için Atatürk’ü tanımadığını söyler,Atatürk’ü sandalda
    ve Samsun’da iken geniş yakalı lejyon kaputu ve başında kalpakla
    gördüğünü anlatır. (5)


    Atatürk, İstanbul’dan başlayan ve Samsun’da sona eren yolculuk esnasında
    görevli bir askerdi ve giyimi de buna uygundu ancak Samsun’a ayak
    bastığı günden birkaç gün sonra asker değil, sivil olarak hareket
    edecekti.


    Atatürk’ün Samsun’a çıkışında gördüğü manzara pek parlak değildi.
    Şehirde İngiliz işgal kuvvetleri vardı. Pontusçular sokaklarda kol
    geziyordu. Halk kendisini koruyamayacak durumdaydı. Atatürk bugün müze
    haline getirilen Hıntıka Palas’ta kaldıkları süre içinde hep bu
    sorunları düşündü, yolculukta geçirdiği uykusuz geceler sona ermemişti;
    şimdi de burada uykusuz geceler başlıyordu. Ama, O’nda ve O’nun gibi
    düşünenlerde bu azim oldukça hiçbir engel aşılmaz değildi.


    Kısaca vermeye çalıştığımız bu yolculuk Türk Milleti için bir dönüm
    noktası oldu ve kurtuluşun başlangıcıydı. Millî Mücadele’yi başlatmak
    üzere Samsun’da Anadolu topraklarına bastığı 19 Mayıs 1919 tarihinin
    önemi nedeniyle de 19 Mayıs’ı Türk gençliğine armağan etti. Yazımızın
    başında da belirttiğimiz gibi gençlik kavramı genel anlamda fikirlerdeki
    yeniliği anlatmaktadır.


    Atatürk“Gençler!Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen
    gençler!Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe
    bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum”(6)derken Türk gençliğine
    olan güvenini de anlatmıştır.


    Atatürk’ün şu sözleri hepimiz için bir rehber olmalıdır:“Beni görmek
    demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi benim
    duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir”(7)demiştir.
    Atatürk’ü anlamak, yaşadıklarını ve fikirlerini bilmekle mümkündür.
    Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında yaşanan zorlukları her
    zaman göz önünde tutarak, 19 Mayısları Atatürk’ün emanetine daima sahip
    çıkarak kutlamalıyız.




    19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'mızdır


    19 Mayıs 1919 Ulusal Kurtuluş Savaşımızın başladığı gündür. I. Dünya
    Savaşı sonunda ülkemizin birçok yeri savaşı kazanan devletler tarafından
    işgal edilmişti. Yurdumuzu bu durumdan kurtarmak için Atatürk, 16
    Mayıs 1919'da "Bandırma Vapuru" ile İstanbul’dan Samsun'a hareket etti.
    19 Mayıs 1919'da Samsun'a vardı ve burada Kurtuluş Savaşını başlattı.
    Üç yıl süren savaşlar sonunda ülkemiz yabancı güçlerden kurtarıldı. 29
    Ekim 1923'te Türkiye Cumhuriyeti ilan edildi. Atatürk'ün, Samsun'a
    varış tarihi olan 19 Mayıs günü Ata’nın isteği üzerine "Gençlik ve Spor
    Bayramı" olarak kutlanmaktadır.


    Atatürk Türk gençliğini seviyor, onlara güveniyor ve Türkiye’nin
    geleceğini onların ellerine bırakmaya çekinmiyordu. Gençliğe bıraktığı
    bu önemli görevi söylevinde şöyle dile getiriyordu Atatürk: "Ey Türk
    Gençliği! Birinci ödevin; Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini
    sonsuzluğa değin korumak ve savunmaktır. Varlığının ve geleceğinin
    biricik temeli budur. Bu temel senin en değerli güven kaynağındır."


    Atatürk, "Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur!" sözü ile başarılı
    olabilmenin bir koşulunun da sağlıklı olmak olduğunu, sağlıklı olmak
    için de spor yapmak gerektiğini vurgulamıştır.


    Her yıl 19 Mayıs günü Gençlik ve Spor Bayramımız yurdun her yanında spor
    gösterileri ve törenlerle kutlanır.


    19 Mayıs; 1981 yılından bu yana "Atatürk'ü Anma Günü" olarak da
    kutlanmaktadır. Bunun nedeni Atatürk’ün bir söyleşi sırasında: "Ben 19 Mayıs'ta doğdum" demiş olmasıdır.

      Forum Saati Çarş. Mayıs 15, 2024 8:40 am